Gerçek bir yazar, gerçek bir entelektüel hayata ve bizlere veda etti arkasında güçlü bir düşünce
mirası bırakarak... Güçlü, nitelikli, ince ve zarif düşüncelerin güçlü bir yorumcusu
olmuştu...
Edebiyatın
incelikli gücüyle ve yorumunun bilgeliği ve zarafetiyle muazzam kurgularla
birleştirdiği ve tekrardan ördüğü tarihin izlerini anlamlandırarak bizlere çok
değerli bir miras olarak bıraktı. Yazarlar dünyasında entelektüel boşluğu kolay
kolay doldurulacak bir kişi değil Umberto
Eco. Büyük bir incelikle dokuduğu düşünceleri, dili kullanışı ve yazarlığı
ile çok şükür ki arkasında bıraktığı kitaplarda düşüncelerimizi beslemeye devam
edecek...
Çocukken
şanslıydı; merakını, okuma merakını ve sonuçta düşünme merakını erkenden ortaya
çıkarabilecek bir ailede büyümüştü, tabi merak en başta kendisindeydi...
içinde, yüreğinde, karşı koyamayacağı kadar
ruhunun derinliklerindeydi... Herşeyden önce dedesi, babası ve
ananesinin üzerindeki etkileri büyüktü... içindeki tutkuyu onlardan görerek
öğrendi... onlar ki imkansızlıklar içinde, hayatın tüm tersi yönde zorlamalarına
karşın içlerindeki merak duygusunu tutkuya dönüştürüp geliştirmiş insanlardı;
kendi kendilerine içten gelen bir hisle... Umberto tüm bunların üzerine
kendini koydu, inşa etti ve çok değerli düşünceler üzerinden nefis kurgularla büyük
romanlar yazdı...
Gerçekten
nitelikli ve zarif bir düşünceyi, yorumu, entelektüel düzeyde bir bilgiyi ve
onun karşı konulamaz tadını heryerde ve herkeste bulamazsınız... en iyisi de
olsa okullarda, hocalarda, sıradan yazarlarda bulamazsınız... ancak ki ancak
bilgisini, yorumunu, entelektüel kapasitesini tutkuyla paylaşanlarda,
paylaşabilenlerde bulabilirsiniz... ve tabi öncelikle kendinizi bulmaya ve o
noktada bulunmaya hazırlayabildiyseniz eğer...
Umberto Eco benim
için çok değerli bir hoca olmuştur... yazarlığı, yazı üslubu, düşüncelerinin
zarif aktarımı, nezaketi ve bilgeliği ile işlediği çok değerli bir düşünce
geleneği onun da eşsiz katkısıyla dünyamızda “Eco” yapmaya devam edecektir.
Kitap okumak zor bir eylemdir! Okumanın; okumuş olmanın yetmediği bir
eylemdir... herşeyden önce karşılığında birşey alınması beklenmemesi gerekir ki
bu yüzden içinde Eco gibi birine denk gelmez iseniz okullar genelde en kötü
öğrenme ve okuma eylemi yerleridir.
Bütün kitaplarını
okumadım Umberto Eco’nun, ancak bir kitabı var ki benim için “Gülün Adı” Umberto Eco’dur.
Gerçek bir
yazarı, gerçek bir entelektüeli, bilginin, bilmenin, kurguyla birleştirdiği
tarihin güçlü bir yorumcusunu ve değerli
düşüncelerini bırakıp giden bilge, nazik ve zarif bir insanı içtenlikle uğurluyorum yerini aldığı sonsuzluğa...
Uğurlar
olsun!...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder